ZEHRA’NIN GÖZLERİ

ZEHRA’NIN GÖZLERİ

Yıllar önce bir filim seyretmiştim.
Ağlayarak.
Bir kaç kere de öğrencilerle beraber seyretmiştim.
Üzülerek.
“Zehranın Gözleri”
Bugün onun ve benzerinin haberlerini duyunca irkildim ve ‘Zehranın Gözleri’ni hatırladım.
Hüzünlenerek.
Meğer ne kadar da kaybedilen Gözler ve Organlar varmış.
İnsanlığın kaybını görerek.

Filmin genel muhtevası özetle şöyle:[1]

********

“Zehra’nın Gözleri” (İng. The Eyes of Zahra / Ar. Ayn al-Zahra / Fars. Chashmhā-ye Zehra) filmi, İran yapımı bir televizyon dizisi/film serisidir. Yönetmeni Aref Lorestani, yapım yılı 2004’tür. İran’da çekilmiş, ancak Filistin’de yaşanan zulmü anlatmaktadır. Aşağıda hem konu özeti, hem de vermek istediği mesajlar yer almaktadır.
🎬 KONU ÖZETİ
Film, işgal altındaki Filistin’de geçer.
Başkahraman Zehra, küçük, masum bir Filistinli kız çocuğudur. Gözleri çok güzeldir; temizliği, safiyeti ve imanının nurunu yansıtır.
Ancak bu “gözler”, aynı zamanda bir zulmün hedefi hâline gelir.

Olay örgüsü kısaca şöyledir:
• İsrail ordusunda görevli bir komutanın çocuğu gözleri görmeyen bir hastadır.
• Komutan, bu çocuğa göz nakli yapmak için Filistinli çocuklardan organ temin etme planı yapar.
• Sözde “sağlık taraması” bahanesiyle Filistinli çocuklar toplanır; aslında organ nakli için uygun göz aranır.
• O sırada Zehra’nın gözleri dikkat çeker; “bu gözler kurtuluş olabilir” derler.
• Ancak bu masum çocuk, o an insanlığın ve vicdanın sembolüne dönüşür.
• Hikâye ilerledikçe Zehra ve ailesi zulüm, sürgün, kayıp ve direniş arasında savrulur.
• Abisi İsmail, gördüğü vahşet karşısında direnmeye karar verir.
• Finalde Zehra, gözlerini kaybeder; ama o gözler, hakikatin, iman ve mazlumiyetin bir aynası olarak kalır.

🌿 VERİLMEK İSTENEN MESAJLAR
1. Zulüm, sadece toprakla değil; insanlıkla ilgilidir
Film, işgalin sadece toprak gaspı olmadığını; insanın onurunun, bedeninin, hatta organlarının bile gasp edilmek istendiğini gösterir.
Zehra’nın gözleri üzerinden “insanlık körleşmesi” anlatılır.
“Bir çocuğun gözlerine sahip olmak isteyen zalim, aslında kendi vicdanını yitirmiştir.”

2. Göz: Görmek ve Görülmek Sembolü

Zehra’nın gözleri iki anlam taşır:
• Hakikati gören bir bakışın sembolü,
• Görülmeyen bir halkın (Filistin’in) sesidir.
Filmde göz, “nur”, “şuur” ve “vicdan” demektir.
Zehra’nın gözleri alınsa bile, o iman gözüyle gören bir millettir.
Zalimlerin körlüğü ise asıl karanlıktır.

3. Masumiyetin Kurban Edilişi

Zehra, hem masumiyetin hem çocukluğun temsilidir.
Onun gözleriyle birlikte insanlığın vicdanı da sökülmek istenir.
Bu, savaşın en derûnî yönünü —masumların bedel ödemesini— gösterir.
“Savaş, en çok çocukların gözlerini karartır.”

4. Direnişin ve Fedakârlığın Hikmeti

Zehra’nın abisi İsmail, zulmü görünce sessiz kalamaz.
Direniş, burada sadece silahla değil, imanla, sabırla ve fedakârlıkla gösterilir.
Film, şunu demek ister:
“Mazlum, susarsa zalim büyür. Direniş, var olmanın duasıdır.”

5. Vicdan Körlüğüne Tenkit

Filmin derin anlamlarından biri de, dünyadaki sessizliği tenkit etmesidir.
Batı dünyasının, insan haklarından söz ederken Filistin’deki zulme göz yumması eleştirilir.
Bu yüzden “Zehra’nın gözleri” aslında dünyanın vicdan aynasıdır.
“Zehra’nın gözlerine bak; orada hem Filistin’i, hem insanlığın utancını görürsün.”

🌙 SONUÇ OLARAK

“Zehra’nın Gözleri” filmi, bir çocuğun gözlerinden tüm insanlığın vicdanını anlatır.
Zehra’nın gözleri alınır, ama hakikati gören bakış sökülemez.
Bu film, seyircisine şu suali bırakır:
“Kim daha kör?
Gözleri alınan çocuk mu,
Yoksa bu zulme susan dünya mı?”

*******

18-10-2025 TARİHLİ HABER:

“Cenazelerin teslimi vahşeti doğruladı! Organlarını çalıp öldürmüşler

İsrail ordusunun cenazesini teslim ettiği bazı Filistinlilerin organlarının eksik olduğu ortaya çıktı. Bazı cenazeler gözleri bağlı, elleri ve ayakları kelepçeli şekilde gönderildi.
İsrail ile Hamas, Gazze’de ateşkes planının ilk aşamasını onaylamasının ardından karşılıklı olarak cenazeler teslim ediliyor.
Hamas, hayatını kaybeden 28 İsrailli esirden 10’unun cesedini teslim etti. Tel Aviv yönetimi de üç günde 120 Filistinlinin naaşını teslim ederken, İsrail ordusunun Filistinlilerin naaşlarından organ çaldığı ortaya çıktı.
“GÖZLER, KORNEALAR EKSİKTİ”
Gazze’deki hükûmetin Medya Ofis Müdürü İsmail es-Sevabite “Cenazelerin çoğu içler acısı bir durumda geldi. Bu durum, sahiplerinin sahada infaz edildiğini ve sistematik işkenceye maruz kaldığını gösteriyor” dedi. Filistinlilerin naaşlarından organ çalmasını “vahşi bir suç” olarak nitelendiren Sevabite, olayı ortaya çıkarmak üzere uluslararası bir soruşturma komitesi kurulması çağrısında bulundu.
Sevabite “Bazı şehitlerin cenazeleri gözleri bağlı, elleri ve ayakları kelepçeli şekilde teslim edildi. Diğerlerinin bedenlerinde ise boğma izleri ve boyunlarında ipler bulunuyor, bu da kasten öldürme vakalarına işaret ediyor. Pek çok Filistinlinin de gözler, kornealar ve diğer organlar gibi bazı kısımları eksikti” dedi.

Gazetemiz daha önce İsrail’in Filistinlilerin organlarını çaldığını deşifre etmişti. Siyonist vahşetin organ hırsızlığına devam ettiği ortaya çıktı.

“NETANYAHU YARDIM MİSYONUNU ENGELLİYOR”
Öte yandan Hamas’tan yapılan açıklamada ateşkes anlaşmasına bağlılığın sürdürüldüğü belirtilerek “İsrailli esirlerin cenazelerinin teslim süreci biraz zaman alabilir. Çünkü bunların bir kısmı işgal güçleri tarafından yıkılan tünellerde, bir kısmı ise yıkılan binaların enkazının altında. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, kurtarma çabalarını ve insani yardım misyonunu engelliyor” denildi.

Filistinliler, Nasır Hastanesinde kurulan ekrana yansıtılan görüntüden yakınlarını teşhis etmeye çalışıyor.

AİLELERİN EN ZOR GÖREVİ
Gazze Şeridi’nin güneyindeki Nasır Hastanesinde Sağlık Bakanlığından ekipler, İsrail’in isim veya bilgi vermeden iade ettiği cesetlerin kimliğini tespit etmek için Filistinlilerle birlikte titiz bir çalışma yürütüyor. Bakanlık tarafından kurulan büyük ekranın önünde toplanan kayıp yakınları, dijital kod kullanılarak kendilerine gösterilen naaşların görüntülerini dikkatle inceliyor ve “göz yordamıyla” yakınlarını teşhis etmeye çalışıyor.
Tanınmaz hâle gelen naaşları pür dikkat inceleyen Filistinli aileler, işkence, yanık, darp ve infaz izlerinin olduğu naaşlarda yakınlarına ait en ufak bir iz ya da ipucu arıyor.”[2]

Hazırlayan: Mehmet Özçelik – www.tesbitler.com
18/10/2025

 

 

[1] https://m.youtube.com/watch?v=n88wXJdO6rE&pp=ygUWWmVocmHigJluxLFuIGfDtnpsZXJpIA%3D%3D

[2] https://www.turkiyegazetesi.com.tr/dunya/cenazelerin-teslimi-vahseti-dogruladi-organlarini-calip-oldurmusler-1153678

Loading

No ResponsesEkim 19th, 2025